KADIN YÜRÜYÜŞÜNDE ORTAK SLOGAN "DEPREM DEĞİL,RANT ÖLDÜRDÜ"

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla Aliağa ilçesinde yürüyüş düzenlendi.

KADIN YÜRÜYÜŞÜNDE ORTAK SLOGAN "DEPREM DEĞİL,RANT ÖLDÜRDÜ"
09 Mart 2023 - 02:08
Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu tarafından düzenlenen yürüyüş Petrol-İş Sendikası önünden başladı. Ellerindeki pankart ve dövizlerle Hükümet Caddesini takiben Demokrasi Meydanına yürüyen kadınlar "Deprem değil,rant öldürdü" "kadın,yaşam,özgürlük" şeklinde sloganlar attı.
Demokrasi Meydanı'nda deprem bölgelerinde hayatını kaybedenler için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunan kadınlar adına açıklamayı Deniz Gültekin okudu.
Açıklama şöyle:
"Kamuoyuna;
Öncelikle 6 Şubat Kahramanmaraş, 20 Şubat Hatay merkezli yaşanan depremlerde etkilenen Kahramanmaraş, Malatya, Adıyaman, Hatay, Osmaniye, Gaziantep, Kilis, Adana, Diyarbakır, Şanlıurfa, Elazığ illerimizde kaybettiğimiz canlarımız için herkesi bir dakikalık saygı duruşuna davet ediyoruz.  
11 ilde ve Suriye’de yaşanan ve hepimizi tarifsiz bir yasa boğan depremin ardından üzgün ve öfkeliyiz. 8 Mart 1857 tarihinde New York’ta katledilen fabrika işçisi kadınların çığlığından İran’da kadın yaşam özgürlük şiariyla başörtüsünü yakan kız kardeşlerimize,  enkaz altından sesini duyuramayanlara ,bugüne öfkemiz harlanarak büyüdü. 
Kadın cinayetlerinin cezasızlık politikaları sonucu katlanarak artması, çocuklarımızın cinsel istismar dahil pek çok alanda istismara maruz kalması, ki Hiranur isimli vakıfta 6 yaşında bir kız çocuğunun evlendirilmesi bunun en yakın örneklerindendi, ekonomik krizin etkilerini evde yoklukla, yoksullukla, psikolojik, ekonomik ve fiziksel şiddetle en ağır biçimde kadınlar ve çocukların yaşıyor olması, bu öfkeyi beraberinde hesap sorma iradesi ile de birleştirdi. Son olarak deprem bölgesinde yaşananlar, asrın felaketi denilen ancak  aslında rant uğruna, siyasi ikbal uğruna , beşli çetelerin, inşaat sermayesinin karlarına kar katması uğruna yıkıma terk edilen kentler, yok edilen  yaşamlarımız açısından bakınca asrın ihmali hatta asrın kötülüğü olarak karşımızda duruyor. İnsanların cenazelerine bile hala ulaşamadıkları, yaşamını kaybedenlerin sayısının şeffaf bir biçimde açıklanmadığı, hayatta kalanların soğukla, su basmasıyla, hijyen koşullarının olumsuzluğuyla, susuzlukla  örülü başka bir cenderede yaşam mücadelesi verdiklerini üzülerek takip ediyor ve yetkililere buradan bir kez daha sesleniyoruz. Deprem bölgesindeki ihtiyaçlar biran önce giderilsin. Kız kardeşlerimizin yıkayamadıkları için saçlarını kesmeye başladıklarının haberleri geliyor bölgeden. Keza kayıp çocuk haberleri dolaşıyor. Çocukların kayıp olması gerçeğinin, aile ve sosyal politikalar bakanının varsayımlarına bırakılamayacak kadar önemli olduğunu ve bu konunun takipçisi olacağımızı, çocuklarımızı vakıfların, cemaatlerin himayesine veremeyeceğinizi buradan bir kez daha hatırlatıyoruz.
Deprem bölgesindeki kadınlar ciddi bir çocuk-yaşlı ve hasta bakım yükü altında yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. Deprem bölgesindeki kadınların taleplerini buradan bir daha ses oluyoruz. 
-Bölgede gebe kadın sayısı 214 bin. Doğumların sağlıklı gerçekleşmesi, anne ve bebek sağlığı için acil önlem alın. 
-Kadınlar ciddi bakım emeği yükü altında. Bölgeye acil çamaşırhane, mobil kreş gönderin. 
-Bölgede her ay 68 milyon pede ihtiyaç var. Düzenli bölgeye ped tedariğini sağlayın. 
-Kadınlar ciddi şiddet riski ile karşı karşıya. Bölgede şiddeti önleme, şiddete uğradıklarında başvurabilecekleri merkezler kurun!

Depremin ardından 31 gün geçmiş olmasına rağmen barınma, temiz suya ve sağlığa erişim hala sağlanamıyor. Karşımızda, deprem bölgesindeki barınma, hijyen, gıda, ısınma, giyinme gibi, insanı insan yapan ihtiyaçların karşılanmasını sağlayan bir siyasi iktidar yok! 20 yılın deprem vergisini depremde çöken duble yollara harcamakla övünen, kendi yarattığı yıkımı ‘kader planı’ diye yutturmaya çalışan, Kızılay’ın çadır ve yiyecek malzemelerini fahiş fiyatlara derneklere satan, halk için halkla beraber çalışan demokrasi güçlerini gözaltı ve tutuklamalarla baskı altına alan, depolarına el koyan,  devleti şirket gibi yöneten bir iktidar var! KARŞIMIZDA REGL PEDLERİNİ ACİL İHTİYAÇ LİSTESİNE DAHİ YAZMAYAN BİR İKTİDAR VAR  Batısından doğusuna kuzeyinden güneyine yardım yağdıran, halkı kardeşleşmeye, barışmaya ve dayanışmaya teşvik edip örgütleyen bir Cumhurbaşkanı yok! OHAL ilan ettiği bölgede halk için halkla beraber çalışan demokrasi güçlerini gözaltı ve tutuklamalarla baskı altına alan, depolarına el koyan, sosyal medya kısıtlamasıyla haber ve bilgi akışını durdurmaya yeltenen, feryat eden, sitem eden halka “Terbiyesiz, ahlaksız, namussuz, adi!” diye hakaret eden bir ‘tek adam’ var. Bu çürümüş düzene kadınların ortak mücadelesi son verecek. Bundan emin olun.

Ediz Ozturk, [8.3.2023 20:37]
Saray, iktidarını korumak için her seferinde savaş politikalarına sarılıyor.20 yılı aşkın zamandır yaşadığımız hukuksuzluğun ,krizlerin ,çocuk istismarlarının, depremde sarılamayan yaraların üstünü örtmek için futbol stadyumlarında 90 lı yılların eli kanlı katilerinin figürlerini sahaya sürüp ;farklılıklarımızla bizi birbirimize düşürme oyunlarına gelmeyeceğiz. Hayatımızdaki tek adamları gönderecek, eşit, özgür bir dünyayı kuracağız.
Kadınlar olarak; adil, eşit ve özgür bir yaşam için en geniş kadın ittifaklarını ve kadın dayanışmasını sağlayarak kadın iradesini güçlendirmeyi, tam da bugün bir sorumluluk olarak görüyoruz. Kadın bedenini hedefleyen tekçi, milliyetçi, cinsiyetçi anayasalara karşı kadın özgürlüğünü esas alan bir toplum inşası için 8 martla yeni bir anlama kavuşacağına inanıyoruz. Büyük mücadeleler sonucu kazandığımız İstanbul Sözleşmesini biz değiştirince yeniden uygulayacağız.  2023 yılında 8 Martla birlikte kadınların özgürlük mücadelesinin AKP-MHP iktidarını yıkacağına ve seçimin en büyük kazananı olacağına inancımız tamdır.
          Enkaz altında çocuklarının çığlığına çaresiz kalanların, günlerce bir umut bekleyenlerin, toplanan milyarlarca yardıma rağmen  hala soğukla,hastalıkla,susuzlukla ,açlıkla başetmeye çalışan ve rant düzeninin kurbanı olan insanların, çocuğunu okula aç gönderenlerin,geçinemediği için canına kıyanların, seçme şansı olmadığı  kimliği yüzünden  katledilenlerin, evde işyerinde sokakta tacize uğrayan kadınların ,cinsel yönelimi nedeniyle katledilenlerin  sesi olmak için sesimizi her zamankinden daha çok yükseltmeliyiz. Birbirimizin tüm farklılıklarına kocaman sarılacak  siz gidene  ve adil, özgür ,eşit demokratik bir ülke inşa edene kadar hiç susmayacağız .
HÜKÜMET İSTİFA
Yaşasın 8 Mart
Yaşasın Kadınların Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günümüz

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum