ALİAĞA'DA ÖĞRETMENE SALDIRI PROTESTO EDİLDİ

Aliağa Cumhuriyet İlkokulu sınıf öğretmenine bir veli tarafından yapılan saldırı protesto edildi.

ALİAĞA'DA ÖĞRETMENE SALDIRI PROTESTO EDİLDİ
29 Eylül 2025 - 15:06 - Güncelleme: 29 Eylül 2025 - 15:29
Geçtiğimiz cuma günü Cumhuriyet İlkokulu sınıf öğretmeni Gülçin Hazal Ölmez'e bir öğrencisinin annesi tarafından yapılan saldırı eğitim sendikaları tarafından protesto edildi.

Öğretmenler saldırıyı protesto için bugün okullara siyah renk kıyafetler ile giderken eğitim sendikaları da sabah saatlerinde olayın yaşandığı Cumhuriyet İlkokulu önünde basın açıklaması yaptılar ardından olayı adliyeye taşıyarak hem veli hakkında suç duyurusunda bulundular hem de adliye önünde de bir basın açıklaması düzenlediler.


Açıklamayı okuyan Türk Eğitim-Sen Aliağa Temsilcisi Osman Öngören şunları söyledi:
Değerli basın mensupları, sevgili meslektaşlarım, veliler, öğrenciler, eğitim gönüllüleri ve bu ülkenin vicdan sahibi vatandaşları,
Bugün burada, yalnızca bir öğretmene yapılan saldırıyı protesto etmek için değil; aynı zamanda toplumun vicdanına, adalet duygusuna, eğitimine ve geleceğine sahip çıkmak için toplandık.


Geçtiğimiz Cuma günü, şu an önünde bulunduğumuz Aliağa Cumhuriyet İlkokulu’nda görev yapan sınıf öğretmeni, okul çıkışında, bir öğrencinin annesi tarafından darp edilmiş, şiddete maruz kalmıştır. Bu elim olay yalnızca bir bireyin değil, tüm öğretmen camiasının, tüm eğitim emekçilerinin yüreğinde derin yaralar açmıştır.
Bir öğretmeni darp etmek ne demektir?
Bu sorunun cevabı çok basittir:
Bir öğretmeni darp etmek;
Bir ülkenin geleceğine saldırmaktır.
Bir öğretmeni darp etmek;
Çocukların yarınlarına kastetmektir.
Bir öğretmeni darp etmek;
İnancı, özveriyi, sabrı ve insanlık onurunu ayaklar altına almaktır!


Öğretmenlik, sadece bir meslek değildir.
Öğretmenlik, fedakârlıktır.
Sabırdır.
Karşılık beklemeden, sevgiyle, inançla çalışan insanların yoludur öğretmenlik.
Cuma günü bir eğitim neferine el kaldırma cüreti gösterilmiştir. Bu, yalnızca bireysel bir şiddet vakası değil; aynı zamanda eğitim kurumlarına, kamu düzenine ve toplumsal değerlere yönelmiş açık bir tehdittir.
Buradan açıkça soruyoruz:
Öğretmenler güvende değilse, çocuklarımız nasıl güvende olacak?
Eğitim emekçilerine şiddet varsa, hangi değerden, hangi erdemden söz edeceğiz?
Bizler, öğretmenler olarak, yıllardır türlü imkânsızlıklara rağmen görevimizin başındayız.
Pandemide evimizi okula çevirdik.
Afetlerde ilk koşan biz olduk.



Ama artık yeter!
Biz sınıfta bilgi anlatırken, dışarıda şiddet kol geziyor.
Biz sevgiyi öğretirken, bazıları nefret saçıyor.
Buradan yetkililere açıkça sesleniyoruz:
 Bu saldırının failleri en ağır şekilde cezalandırılmalıdır.
 Öğretmene şiddet "hafif yaralama" değil, "kasten kamu görevlisine saldırı" sayılmalıdır.
Eğitim kurumları ve öğretmenler daha güçlü yasal güvence altına alınmalıdır.Okul güvenliği, yalnızca bina güvenliği değil, insan güvenliği olarak görülmelidir.Ve son olarak... Sevgili meslektaşımıza geçmiş olsun diyoruz.Onun acısı, hepimizin acısıdır.Yalnız değilsin öğretmenim.Daima yanındayız.Bir öğretmene uzanan el, hepimize uzanmıştır.

Susmayacağız.
Korkmayacağız.
Unutmayacağız..Ve mücadele etmeye devam edeceğiz.
Çünkü biz öğretmeniz.
Çünkü biz geleceği inşa ediyoruz.
Ve geleceğe şiddet değil, sevgi yakışır!
Öğretmene şiddete HAYIR!
Eğitime ve emekçisine SAYGI!
Burada olan, destek veren herkese ayrı ayrı teşekkür ediyor, eğitim camiamızın tüm paydaşlarına saygılarımı sunuyorum.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum